Kadınlar Erkeklerin Kölesi olmak zorunda mı?

Çağlar boyunca, erkek, cinsiyet olarak hızlı ve fazla gelişen kol ve bacak kasları sayesinde ağır yüklerin altına girebilmiş, savaşabilmiş, hızlı koşabilmiş ve dolayısıyla fiziksel güç gerektiren bu gibi alanlarda kadından üstün görünmüştür. Bunlarla kıyaslandığı zaman kadının üstün olduğu özellikler fiziksel değil, mentaldir. Kadınlar düşünme şekilleri olarak erkeklerden daha etraflıca düşünüp, genel resme bakabilirler.

Bir olayı, birçok açıdan değerlendirip, daha geneli kapsayan sonuçlara ulaşırlar ve birbirini etkileyen olay zincirlerini erkeklerden daha kolay öngörebilirler. Sorumluluk duyguları ve iradeleri daha çok geliştiği için, bilincinde oldukları görevlerini zamanında ve olabildiğince düzgün tamamlarlar. Kadın, doğası gereği mükemmeliyetçi bir cinsiyettir.

Bütün Bunlara Rağmen, Kadın Neden Köle Varsayılır?

Erkekler fiziksel olarak daha güçlü olmalarını, içgüdüsel bir tatminle birleştirirler ve kendilerini bulundukları ortamda “en güçlü” olarak hissetmek isterler. Bu nedenle bazı toplumlarda “erkekler ağlamaz”, “erkek adam gücü” gibi yaklaşımlar yerleşmiştir. Aslında bunlar sadece fiziksel gücün yorumlandığı anlamsız genellemelerdir. Ne yazık ki yine aynı toplumlar da kadın da bu genellemeden nasibini almıştır ve içten içe “zayıf canlı” olarak yerleşmiştir.

 Kadınlar Asla Erkeklerin Kölesi Değildir!

Gelişmiş toplum adı altındaki hiçbir topluluk kabile hayatı yaşamaz ve topluluğun gücü fiziksel değil, mental yaklaşımla ölçülür. Kadınlar hızlı ve etraflıca düşünme şekilleri ve pratik zekâlarıyla aslında birçok toplulukta erkeği zaten yönlendirmektedir. Kadınlar güçlüdür, zevklidir, estetik ve düşünceli bir cinsiyettir. Bütün bunlardan sonra, Kadınlar Erkeklerin Kölesi Mi Hayır tabi ki de.